Egzozcu Faruk

Egzozcu Faruk (Astracı Faruk)

Bak şimdi kanka, olay Adana’da geçiyor. (Tabii ki Adana’da, başka neresi olabilir ki?) Bizim elemanın adı Faruk. Faruk, çocukluğundan beri arabalarla fazla içli dışlı ama bildiğin anlamda değil. Yani normalde insanlar arabaları sever, bakım yapar, biner, satarken üzülür falan. Faruk ise bambaşka bir sevgi besliyor.

Bir gün sanayidekiler Faruk'un arabayla fazla vakit geçirdiğini fark ediyor. Hani adam resmen ilişki yaşıyor arabayla. Bunu ilk başta pek ciddiye almıyorlar çünkü sonuçta burası Adana, millet zaten her şeye garip takıntılar geliştirmiş. Ama işler ciddileşmeye başlayınca sanayideki ustalar bile şüpheleniyor.

Usta bir gün Faruk’un arabasını tamir için getirip garip bir ses duyuyor. “Faruk, egzozdan garip bir şey geliyor, sen bu arabayla ne yaptın?” diyor. Faruk gözlerini kaçırıyor, “Abi bi’ şey yok ya, biraz fazla bağlandım galiba” falan diyor. Ama işin gerçeği çok daha korkunç. Usta, arabanın içine baktığında egzoz borusunun içine sıkışmış bir çorap buluyor.

Abi o an sanayideki herkes dükkanı kapatıp eve gitti. Usta ellerini kafasına koyup “Ben 30 yıldır bu işi yapıyorum, böyle rezalet görmedim” dedi. Muhabbet yayılınca Adana’da Faruk’un lakabı “Egzozcu Faruk” olarak kaldı. Hatta millet sanayide yanından geçerken egzoza bakıp gülüyormuş.

Faruk bir süre sonra kayıplara karıştı. Son duyduğuma göre, başka bir şehirde “arabalarına iyi bakan” bir oto yıkama açmış. Ama arabalarına iyi bakan derken, ne anlamamız gerektiğini bilemiyorum kanka…