Oyun dizüstü bilgisayarlarından nefret ediyorum.
Bugün ekonomi dersime girdiğimde gözlerimi her kapattığımda korktuğum bir şey gördüm. Birisi yeni oyun dizüstü bilgisayarını sınıfa getirmişti. Eskiden getirdiği forklift hala arkada boşta kalıyordu. Otururken terlemeye başladım ve dizüstü bilgisayarı olan 700 lb canavara baktım. Masasını çelik destek kirişleriyle güçlendirmişti ve Amy Schumer’ın uyluğundan daha kalın bir güç kablosu için bir çıkış bulma sürecindeydi. Sallamaya başlıyorum. Kendime iyi olacağımı ve endişelenecek bir şey olmadığını söylüyorum. Bir şekilde lanet bir çıkış bulur. Son metinlerimi aileme gönderirken gözyaşlarım yanaklarımdan aşağı akıyor. Öğretmen derse başlar ve öğrenci dizüstü bilgisayarını açar. RGB arkadan aydınlatmalı klavye üzerindeki renkli ışıklar nükleer bir flaş gibi hayata parlar ve derin bir uğultu kulaklarımı doldurur ve ruhumu sallar. Tüm şehir güç şebekesi kararıyor. Büyük hayranlar dönmeye başladığında sınıf sallanmaya başlar. Sadece saniyeler içinde dünyam canlı yaşamdan, vücudumun 150mph gale kuvvet rüzgarları ve soğutma fanlarının 500 desibel inilti ile parçalandığı karanlık, toprak paramparça bir boşluğa geçti. Vücudum nihayet teslim olurken, okulum ve şehrim altına girerken ağlıyorum. Oyun dizüstü bilgisayarlarından nefret ediyorum.
Etiketler:
this reminded me my university years. i got a gaming laptop from msi. and mining crypto on schools electric and internet while in class. My defence? school wont gonna pay itself right?