Hideo Suzuki mangayı parlatıyor
Manga, Japon kültürünün zirvesi. Saf sanat. Elbette Japon mangasını kaynağına kadar takip edersek Amerikan çizgi romanlarını da buluruz ama kendi kendine o kadar gelişti ki orijinalini çoktan geride bıraktı. Manga dışında buna benzer başka bir şey var mı? Elbette sinemada da olağanüstü eserler var, ancak dil engeli ve kültür farklılığı nedeniyle, ne yaparsanız yapın, dünyanın geri kalanından ne kadar iyi olabileceğinizin sınırları olacaktır. Üstelik müzik alanında da. Yani hâlâ yurtdışında moda olan ne varsa onu üretiyoruz. Bu, listelerde sonsuza kadar üst sıralarda yer alabilecek küresel bir hit gibi değil zaten, yani bu gerçekten iyi ama… Bunu söylerken biraz pervasız olabilirim ama manga, dünyada gerçekten geçerli olan tek kültür. Ve biliyor musun? Her ne kadar Japon mangası dünya standardı olsa da, ülkemizde hala o kadar da dikkate alınmıyor. Elbette ortamın içinde olağanüstü örnekler de var, kötü olanlar da… "Affedersiniz, izin verirseniz? ‘Olağanüstü’ bir manga ile özellikle neyi kastediyorsunuz?" Bana göre bu, insanların önümüzdeki yüz yıl boyunca okuyacağı bir manga. Ben buna içtenlikle inanıyorum. Peki neden yüz yıl? Ahh, yüz yıl dedim ama bin yıl da olabilir. Demek istediğim şu: Eğer üzerinden bu kadar çok yıl geçseydi kültür – hayır, medeniyet büyük değişimlere uğramaz mıydı? Değerlerdeki bu değişimlerin üstesinden gelmek, üstelik okunmaya ve anlamını aktarmaya devam etmek, işte bu bir zorunluluktur. "olağanüstü manga". Başka bir deyişle, sanırım onlara başyapıt diyebilirsiniz.
Etiketler:
