Konuşarak her şey çözülebilir dostlarım!

Konuşarak her şey çözülebilir dostlarım!

Tarihini zikretmeye gerek duymadığım bir günün kerahet vaktinde yine kahve içip Freud okuyor ve acaba psikanaliz insan sağlığına yoksunluk aşılar mı diye sorguluyordum. Pektabii güzel hanımefendiler bana hayran kalsın diye bütün bu şeraiti kütüphanede yapıyordum, azizim. Freud'umu bitirip Cioran'ıma geçmek üzereydim ki akciğerlerimde mahmur bir tütün ihtiyacı duyumsadım, muhteşem kozama çekilmeden önce bu gereksinimi yerine getirmek içinse kütüphanenin mahî bahçesinr arşınlamaya başladım.

Bahçeye çıkıp arabaların karbon iz ölçümlerini tarar ve onlara ilenirken tütün dolu sarmamı çıkarmıştım bile, sigaramıb dumanı işbu fötr şapkamı kokuturken ben yine fuzuli düşüncelere dalmıştım, dostlarım. Tüm bu vahamet sırasında, sanırım yeni insanların tayt diye adlandırdığı, bir altlık; crop denilen o atlet ve kırmızı ruj ile bezenmiş sarışın bir hanımefendi usulca yanıma yaklaşmış ki fark etmemişim, azizim! Utana sıkıla yanıma varıp dudaklarını aralayıverdi.

"Pardon, çakmağınızı kullanabilir miyim acaba?"

Ah, küçük ceylan. Benden etkilendiğini ancak utancının getirisi olan heyecanın yüzünden tanışmak için böyle bir yola başvurmak ne kadar ayıp! Elbette numaramı veririm, ancak böyle yöntemlere gerek yok, can hayattaşım!

"Hanımefendi, inanın bana böyle yöntemlere gerek yok, doğrudan da isteyebilirsiniz! Sokrates'in de dediği gibi; insan, pişmanlığından, utancından çok korkar! Bu taşra aydınını affedin hanımım, buyrun, numaramı yazayım."

Utancı arşa değmiş erince yükseliyordu. Yüzü kızarmış ve kaşları çaprazca çatılmıştı. El kol hareketleriyle bir şey ima etmeye çalışıyor ancak ben bunu emitemiyor idim. O ulu utançta ona yardım etmek benim gibi bir ulu kağanın görevi değil miydi?

"Ne diyorsun be, sapık? Çakmağını verecek misin, vermeyecek misin?"

Artık hoşlantım kontrolden çıkmıştı, utancım bahşettiği mükemmel bekaret özentisi bu kadında vuku buluyor, bu ise beni yiyip bitiriyordu! Sarsılarak kollarından tuttum, gözlerine bakaraktan lafa giriştim.

"Hanımefendi, hayır size kraliçem diyeceÄŸim, kraliçem; utancınızı saklayamadığınızı anlıyorum ancak rica edeceÄŸim dölekliÄŸinizi muhafaza edin! Ah, bu kutsal bekaret, ah… Kabul ediyorum, sizin olmayı kabul ediyorum! Yalvarırım sakin kalın!"

Artık gerçekten kontrolden çıkmış, kendini pembeliğe teslim etmişti. Sevdiği adamın kollarına atılmayı beklemediğinden mütevellit her yeri kızarmış, kollarımdan kurtulmaya çalışıyordu. Hayır, kraliçem, hayır! Sakin kal ve anın tadını çıkar, bu tanrının sana bir armağanı!

Azizim, tüm bu düşünceler eşliğinde birini mutlu etmenin zevk-i sefasını sürerken yanağımda bir yumruk hissetmem şaşırttı tabii ki. Yumruk etkisiyle yere düşmüş olsam da toparlanmayı bildim, sarsıntı kaynağımın yerine baktığımdaysa iri yarı, ten rengi kara ve öfkeli bir adam gördüm. Küçük ceylanım ise bu adamın yanında mevzilenmiş, ona yaranmaya çalışıyordu! İnanabiliyor musunuz, azizim? Adam lafa atladı, ağzından köpükler çıka çıka çığırdı bendeciğinize!

"N'apıyorsun lan sen karıma?"

Şaşkınlığımdan iç yanağımı ısıracaktım, karı mı? Bu küçük ceylan beni aldatmış mıydı?

"Karım mı? Azizim, ne der senin ağzın? Karım nedir, bebeğime dönüp devam ettim, ah, küçük ceylanım, ah, beni nasıl aldatırsın? O güzel düşlerimize ne oldu yârenim? Niçin yaptın bunu bana?"

Sinir delisi adam bebeğime dönüp çığlığını ona emanet etti.

"Cansu, ne diyor lan bu adam?"

"Erkan, sakin ol. Manyağın teki işte, neyini anlamıyorsun ya? Ben öyle bir şey yap-"

Küçük ceylanım sözünü bitiremedi, "Erkan" denen ızbandut hayattaşımın yanağına bir yumruk indirip onu yere çaldı. Bebeğimin yüzü darmadağın oluyor, koca kütle ise birbiri ardına yumruk indiriyordu. Siniri dinmemiş, arada içten serzenişler eyliyordu.

"Aldatmak ne lan? Orospu!"

"Görürsün sen gününü, amına koyduğumun fahişesi!"

Küçük ceylanımı öyle görmeye katlanamadığımdan kaçtım, Cioran'ıma ve kozama kaçtım! Bebeğime giderken ağıt yakmayı da ihmal etmediysem de, sanırım, bunu hak etmişti. Aldatmıştı beni, hem de düşünmeyi eksik biçen bir insan ile!

Etiketler:

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3100 Toplam Flood
2630 Toplam Yorum
1508 Toplam Üye
9 Son 24 Saatte Flood

Kod e‑postana gönderildi. (24 saat geçerli)