Beyler Tinerle Götünüzü Silmeyin Çok Yanıyor
Aylardan ocak. dışarıda lapa lapa kar yağıyor. ekrem adında bir arkadaşpla rakı içip maç izliyoruz. maç bitince"hadi metin'in mekana gidelim" diye omzumu dürttü. "napcaz" dedim. "hadi aleme orda devam edelim kalk kalk" dedi. duyan da metin gazino işletiyor sanır. adam dağın yamacına küçük derme çatma tahtadan bir kulübe yapmış kendince takılıyor. ekrem çok ısrar edince kafa da çakır olunca tamam deyip arabayı çalıştırarak yola koyulduk.
geldik metin'in mekana. yerde iki karış kar var. bahçe kapısını açıp kulübeye girdik. metin daha önceden kestane almış sobanın üstünde kestane pişiriyor. sıcacık bir ortam. ekrem de kurtlar vadisindeki zaza gibi sobaya götünü dönmüş bacaklarını ovuyor. biraları masaya koyarken "iyi ki yaptın lan şu kulübeyi" dedim. sessizlik gibisi var mı abi dedi. o öyle derken bıızzzzzzzzzttttttttttt diye eko'dan ses geldi. insanın kendisiyle başbaşa kalması, kafa dinlemek bunlar güzel şeyler dedim. zooooooortttttttttttttttttttttt diye eko'dan yine ses geldi. osuruyor şerefsiz. televizyon bile koymayacağım, full huzur, hiç ses olmayacak dedi. carrrtttttttttttttttttttttttttttttt diye yine eko'dan ses geldi. ulan sanki osmanlı'nın kale kapıları açılıyor. olum yeter amk lan dedim.
"beyler kusura bakmayın soğuktan sıcağa geçince tuvaletim geldi, üşütmüşüm" dedi. haydaaaaa dedi metin. "kâr yağdığı için tadilatı bitiremedim, büyük tuvalet yok burda, ben de eve geçecektim siz geliyorsunuz diye kaldım burda" dedi.
eko dondurmasını yere düşürmüş boş külahla annesine bakan kız çocuğu gibi masum bi bakış attı. tamam dedim bi bok yiyecek bu. dudaklarını ısırıyor göt. "abi tuvalete götürün beni" diye yalvarmaya başladı. "lan sıçcammm" diyor. metin de "bilader en yakın kahve 5-6 km uzakta, yerler de kar olunca gitmeniz en az yarım saati alır" dedi. öyle deyince bu bağıra çağıra kapı önündeki bidonu alarak bahçeye koşmaya başladı.
metinle biz de boş ver şu ibneyi deyip içmeye devam ediyoruz. aradan beş dakka geçti allahhhhhhhhhhh diye bahçeden ses geldi. "yandımmmmmm" diye bağırıyor. noldu amk? kurt mu saldırıyor diye camdan bakınca bunu yarıçıplak karlara oturup oturup kalkarken gördük. nasıl bi sıçma kültürü var diye metin bana soruyor. ne bileyim amk deyip dışarı çıktık. "noluyo sana eko" dedim "kim koydu o tineri oraya" dedi. ahaha amina kodum malı su diye tiner bidonunu almış. yandım diye karlara oturuyor.
ay ışığı da bahçeye öyle güzel vuruyor ki, tüm bahçe göt izleriyle dolmaya başladı. oturup oturup kalkıyor. yandımmmmm diyor. "olum zorlama, taşa kazığa falan denk geleceksin mazallah götten olacaksın" falan yok bizi de dinlemiyor. "kim koydu, o tineri" diye bağıra çağıra götünü sürtmeye devam ediyor.
hani abartmıyorum öyle bir desen çalışması yaptı ki, üç ileri bir geri daha gitse yerde kalp şekli oluşacak. götüyle aşkını anlatan ilk insan olamaya ramak kalmıştı ki birden sesi kesildi. eko dedim şu yöne doğru iki kere daha oturup kalkasana arazinin fotosunu çekcem dedim. abi nolur dalga geçmeyin sakın bunu kimseye derken küt karlara düştü. artık korkudan mı? heyecandan mı? yoksa dillere destan olmaktan mı oldu bilinmez yarı çıplak sırt üstü yatıyor. ulan adama bir şey olsa izahı da zor.
- gençler nasıl oldu bu?
- memur bey, biz üçümüz alkol alı..
- ve birden sevişmeye karar verdiniz.
- ne alaka komserim.
- nasıl ne alaka lan. adam çıplak ve her yer göt izi dolu.
- olay sandığınız gibi değil komserim. götü çok acıdığından dolayı karlara..
- valla böyle fantezi görmedim ben.
- komserim olayın diyorum bizimle yakından uzak..
- oooo tiner de var. siktikten sonra demek yakacaktınız heh?
- kom..
- alın bunları alın alın.
lan şükür kısa bir baygınlık evresinden sonra söylene söylene sobanın başına geçip zaza gibi yine bacaklarını ovmaya başladı. titriyor. abi nolur kimseye anlatmayın diye yalvarıyor.
anlatırsak ibneyiz olum, biz arkadaşız, bu sır mezara kadar bizimle gider, rahat ol sen dedim. lan aradan yıllar geçti ekrem halen aynı ekrem. kendisi şuan istanbul bayrampaşa'da oturuyor. sağ elinde yanık izi, sol yanağında ben var. eğer olur da toplu taşımalarda batarist gibi davul çalan birini görürseniz "o kalbi yarım bırakmayacaktınız" diye kulağına fısıldayın. külahlı bakışı görürseniz kesin o dur.
Etiketler: