Adamın üç oğlu

Adamın üç oğlu varmış. Üç oğlu da birbirinden zekiymiş. Adam mirasını en zekiye bırakmak istemiş ve kadıya başvurmuş. Kadı "Sen çocukları bana gönder, bir gece misafir edeyim, yemek yiyelim, en zeki olanını seçerim." demiş. Çocuklar akşam yemeğine gitmişler. Yemekte et ve şarap varmış. Yemek yendikten sonra, kadı çocukları dinlemiş. Birinci çocuk "Yediğimiz koyunun sol bacağı yok" demiş. İkinci çocuk "Şarap mezarlığın yanındaki bağın üzümünden yapılmış" demiş. Üçüncü çocuk "Kadı ibne" demiş. Kadı ertesi gün kasaba gitmiş, sormuş "Dün kestiğin koyunun sol bacağı yok muydu" demiş. Kasap " Evet kadı efendi, küçükken bacağı parçalanmıştı topal idi." demiş. Şarapçıya gidip bağı sormuş. Şarapçı "Mezarlık yanındaki bağın üzümlerinden yaptık." demiş. Kadı son olarak utanarak annesine "Küçükken benim başıma bir şey geldi mi?" demiş. Annesi "Evet yavrum sen küçükken eşkıyalar seni dağa çıkarmıştı" demiş. Kadı geri dönmüş. Birinci çocuğa koyunun bacağının olmadığını nasıl anladığını sormuş. Çocuk "Ben hem sağ hem sol koldan birer parça aldım, sağ kol çok daha kaslıydı ki sol bacağı olmayan hayvan sağ bacağa yüklenir ve böylece sağ kolu daha kaslı olur." demiş. İkinci çocuğa şarabın nasıl mezarlıktaki bağdan olduğunu anladığını sormuş. Çocuk "Mezarlık kenarındaki toprak azotça zengin olur, böylece üzümün taneleri büyük olur, daha fazla kabuk olacağından meyvemsi tat yerine çok daha kekremsi bir tat olur." demiş. Eee, demiş üçüncü çocuğa. "Sen benim ibne olduğumu nerden anladın?" demiş. Üçüncü çocuk "Çok kolay" demiş, "evin girişindeki Galatasaray bayrağından anladım."

Etiketler:

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4186 Toplam Flood
4714 Toplam Yorum
2814 Toplam Üye
56 Son 24 Saatte Flood

Kod e‑postana gönderildi. (24 saat geçerli)