Ekrem adında bir başkanın belediyesi, gözümü kamaştırıyordu. Belediyesi, içinden milyarlar fışkıran bir pınar gibiydi.
Odasına girdiğimde dolarlarını sıvazlıyordu. O 15 milyar dolar Ekrem'in ellerinde o kadar göz alıcı duruyordu ki iştahımı kabartıyor, Arap götü yalar gibi Ekrem'in o uzun, erkeksi parmaklarını yalamak istiyordum.
"Buyrun, bir şeye mi bakmıştınız?" dedi daha önce hiçbir imamda görmediğim bir masum gülümsemeyle. İşte o an buradan bana bir ekmek çıkmayacağını anlamıştım ama hayır, devam etmeliydim.
"Ge...Devamını Oku