Altın Kelepçe İşinden Vazgeçmek ve Hayalimin Peşinden Ulaşamamak
Bir Sosyal Bilimler mezunu olarak – iÅŸ imkanlarının tıp, hemÅŸirelik veya hukuk gibi mesleklere kıyasla daha zor olduÄŸu Çin kültürümde sıklıkla “dilenci konusu” olarak görülen bir derece – kariyerime diplomatik sektörde baÅŸlama ÅŸansına sahip oldum. Benim geçmiÅŸime sahip biri için bu prestijli bir fırsattı.
Yabancı diplomatlarla birlikte çalıştım, büyük etkinliklere katıldım, ünlüler ve politikacılarla tanıştım. Yeni mezun biri olarak bu, ufuk açıcı bir deneyimdi. Her ikisi de hayatları boyunca Hong Kong’un ortalama gelirinin altında kazanan ebeveynlerim, tabandan bir aileden gelen kızlarının bu elit dünyaya adım attığını görmekten çok gurur duyuyorlardı. ArkadaÅŸlarım ve akrabalarım baÅŸarılarımdan dolayı beni övdüğünde de gurur duydum. Ancak parlak yüzeyin arkasında zor bir gerçek vardı. Yöneticim duygusaldı, sıklıkla mantıksız kararlar veriyordu ve benden 7/24 ulaşılabilir olmamı bekliyordu. Bir cumartesi öğleden sonra bir restoranda oturduÄŸumu, bir arkadaşımla öğle yemeÄŸi yediÄŸimi, menajerimin teklifte acil deÄŸiÅŸiklik talebiyle aradığını hatırlıyorum. Orada üç saatten fazla çalıştım. Hem zihinsel hem de profesyonel olarak yeteneklerimden şüphe etmeye baÅŸladım. Kendime ÅŸu soruyu sordum: “GençliÄŸimi bir ofiste, görünmez altın kelepçelerle kapana kısılmış halde geçirmek ister miyim?” Cazibeye raÄŸmen mutlu deÄŸildim.
Özgür kalmaya kararlı olarak, çocukluk hayalim olan uçuş görevlisi olma hayalinin peşinden gitmeye karar verdim.
Yoğun geçen birkaç görüşmeden sonra eğitime kabul edildim. Sadece üç haftada 600 sayfanın üzerinde havacılık ve güvenlik bilgisini ezberlememiz gerekiyordu. Zor da olsa bu yolculuğu sevdim. Hayallerimi paylaşan tutkulu sınıf arkadaşlarımla tanıştım ve her geçen gün hedefime bir adım daha yaklaştığımı hissettim.
Ancak çabalarıma rağmen (durmaksızın çalışıp uykudan fedakarlık ederek) bir değerlendirmede başarısız oldum ve serbest bırakıldım. Bir anda işsiz kaldım. Bir ay boyunca yıkılmıştım, ağladım ve kendimi suçladım, diplomatik kariyerimi bıraktığım için pişman oldum. Ben mücadele ederken sınıf arkadaşlarımın mezun olup ilk uçuşlarında uçtuğunu görmek yürek parçalayıcıydı.
Sınıf arkadaşlarım tekrar denemem konusunda ısrar etti ama şirket tekrarı kabul etmedi. Bu yüzden hayallerimden vazgeçtim.
Artık hiç istemediğim bir etkinlik işinde çalışıyorum. İş piyasası acımasız ve sayısız başvurudan sonra işsizlik korkusuyla kalmaktan başka seçeneğim yok.
Bu inişli çıkışlı olaydan sonra kendime şunu soruyorum: Hayalimin peşinden gittiğim ve diplomatik işimi bıraktığım için pişman mıyım?
Etiketler:
