“20’li yaÅŸlarımda baÅŸarısız oldum” konusuyla ilgili güncelleme
Merhaba, 7 ay önce şunu paylaşmıştım bu konu.
20’li yaÅŸlarımda her zaman bir ÅŸekilde bir zemin bulan baÅŸarısızlık arkadaÅŸlarımın konularını aradım, onlar bana her zaman baÅŸarısız hayatım için umut verdiler. Artık bu döngüyü devam ettirme ve hikayemi paylaÅŸma zorunluluÄŸunu hissediyorum. Bunu kalbimden yazdım ve bahsetmeyi kaçırdığım daha birçok ÅŸey var. Ama bu genel olarak 20’li yaÅŸlarımdaki hikayem. Bir özet istiyorsanız kopyalayıp ChatGPT tahminine yapıştırın.
BaÄŸlam olarak, ben üçüncü dünyadan geliyorum ve aynı zamanda buranın oldukça izole bir kısmındayım, izole derken, baÅŸkentimizde fırsatlar bulmanın bile çok para gerektireceÄŸini kastediyorum çünkü memleketim baÅŸkent Sarawak’tan bir boÄŸaz uzakta ve baÅŸkentimiz Kuala Lumpur. Bazı Malezyalılar üçüncü dünya ülkesi olmadığımızı iddia edebilirler ama onlar kentsel balonun içinde yaşıyorlar. İnan bana, burası çok zor.
Neyse, 20’li yaÅŸlarımda insan-bilgisayar etkileÅŸimi alanında kariyer yapmaya çalıştım; üniversitede baÅŸarılı olduÄŸum bir konu. Ancak bu kariyer o zamanlar bırakın yazılım mühendisliÄŸi sektörünün neredeyse var olmadığı memleketimi, Malezya’da bile zar zor mevcuttu. Ne yazık ki üçüncü dünya için politikacılarımız bu alanların yerel olarak mevcudiyetine bakılmaksızın dereceler vermeyi seviyorlar.
2016 yılında mezun oldum ve HCI ve UI ile ilgili iÅŸlerin olmayışı nedeniyle kırsal bir okulda öğretmen olarak çalıştım (çünkü burada baÅŸka ne var). Bu iÅŸi yaparken üniversite bilgilerimin bozulmaması için kendi proje ve çalışmalarımı yaptım. Daha sonra 2018 yılında ailemin iknasıyla yüksek lisans yapmak için Kuala Lumpur’a (ülkenin baÅŸkenti) taşındım. Malezya’nın ana devlet üniversitesine kabul edildim, o yüzden gitmek zorunda kaldım. Ancak Kuala Lumpur’da kariyer fırsatlarını arama ÅŸansını yakaladım. 2020 yılında UI tasarımcısı olarak birçok teklif aldım ancak pandemi oldu ve her ÅŸirket tekliflerini geri aldı ve ben de denizin ötesindeki fırsat olmayan memleketim Sibu’ya dönmek zorunda kaldım, burada hiçbir ÅŸey yok.
Pandemi döneminde ülkemizde giriÅŸ seviyesi pozisyonu olarak UI tasarımcısı gibi kariyerler ortaya çıkmaya baÅŸladı. Zamanlama hakkında konuÅŸun. Ama hiçbir ÅŸey alamadım ve o zamanlar Kuala Lumpur’da yalnız deÄŸildim. Pandemi bittikten sonra iÅŸe girdim. "bağış toplama etkinliÄŸi" Kuching adındaki eyaletimizin baÅŸkentinde. Bu iÅŸ, alışveriÅŸ merkezlerinde insanları hayır kurumlarına bağış yapmaları için taciz etmemi gerektiriyordu, ancak bu iÅŸin sümüksü doÄŸası beni yaraladı ve zehirli, sömürücü bir ÅŸirketti. Daha sonra yerel bir ÅŸirkette her ÅŸeyi yapan biri olarak çalıştım, çok hızlı bir ÅŸekilde yükseldim ama patronun daha fazla çalışmasıyla cezalandırıldım. Ayda 1500 RM kazanıyordum, çok kısıtlı bir bütçem vardı ve paradan tasarruf etmek için su orucu tutmayı öğrendim. 172 cm boyunda 47 kg ağırlığındaydım.
Aynı durumu korumayı umarak önceki kariyer ÅŸansıma geri dönmeyi fena halde istiyordum. "olasılık" tıpkı pandemiden önce yaptığım gibi. İşten sonra yerel bir yemek alanına gider ve orada kendi kullanıcı arayüzü projelerim üzerinde çalışarak ders çalışırdım ve akÅŸam 21.00 veya 22.00’de eve dönerdim. Su orucu ve akÅŸam yemeÄŸini atlamak, 1500 RM asgari ücret maaşıyla normaldi. Patronum beni zaman zaman hafta sonları fazla mesai ücreti ödemeden çalıştırırdı. Üçüncü dünyada iÅŸ kanunu gevÅŸek, görüyorsunuz…
Patronun ikinci komutanı olarak (benim deÄŸil onun sözü) bu iÅŸte bir yıl çalıştıktan ve günlük iÅŸimin ardından kendi iÅŸimi yaptıktan sonra, büyük bir tükenmiÅŸlik ve zihinsel çöküntü yaÅŸadım. İyileÅŸtikten sonra bu iÅŸten istifa ettim ve Kuala Lumpur’da çıraklık eÄŸitimi almak için baÅŸvurdum ancak Sarawak Malezyalı olduÄŸum için hepsi tarafından reddedildim. Açıklaması zor ama ülkenin bu bölgesinden olmamdan dolayı bir güvensizlik var ve aynı zamanda orada da hemen baÅŸlayabilecek benzer adaylar olduÄŸu için neden onlar için çalışmaya baÅŸlamadan önce benim denizi geçmemi beklesinler ki?
Hiçbir bağlantım veya ağım olmadan, çabalarımın faydasız olduğunu ve başkentten (Kuala Lumpur Malezya) uzakta, hiçbir fırsatın olmadığı bir yerden (Sarawak Malezya) biri olarak başvuruda bulunduğunu öğrendim.
Ailemle birlikte memleketime geri döndüm, onlar da beni onlar gibi öğretmen olmaya zorladı (bu farklı bir hikaye, ancak ailemiz ve geniş ailelerimiz devlet öğretmenliğine bir tarikat gibi bakıyor, bu işe tapıyorlar). Bu işi almak, hayatımın büyük bir kısmını kırsal bölgelerde geçireceğim anlamına geliyordu. Ben bu hayatı yaşadım ve bunu istemiyorum.
O zamanlar, 2020’den bu yana sıradan oyun geliÅŸtirme konusunda diz boyu çalışıyordum. Bu, iÅŸverenleri geçmiÅŸime ve etnik kökenime raÄŸmen beni kabul etmeleri için etkilemeyi umarak içine daldığım bir yan beceridir (belki de şöyle derler) "Vay, gerçekten çok çalışıyorsun, bu yan beceriyi aldın ve yeni ÅŸeyler öğrenebildiÄŸini gösterdin!"). Tabii bu çabam boÅŸa çıktı, daha önce de belirttiÄŸim gibi hepsi beni reddetti.
Ama bu oyun geliştirme işine daha fazla girmeye karar verdim, elimde kalan tek şey buydu. Ailemin onlarla kalmama izin vermesine minnettarım ama buradan çıkamazsam onların dediğini yapıp öğretmen olmam gerektiğini biliyordum. Eğer kırsal bölgeye taşınırsam kendimi kapatmayı planlıyorum (depresyon teşhisi kondu ve hayatım boyunca bu akıl hastalığıyla 2 başarısız girişimle uğraştım).
Bir yıl sonra küçük oyunumu birkaç ay önce Steam’de yayınladım. Åžaşırtıcı bir ÅŸekilde, aslında yaklaşık 2000 kopya sattı ve ABD döviz kuru, burada sahip olduÄŸum fırsat eksikliÄŸini telafi etti. Hemen bunu bir iÅŸletme olarak kaydettirmeye çalıştığım için gerçek anlamda kutlama yapacak zamanım yoktu ki bu da burada baÅŸka bir baÅŸ aÄŸrısıdır.
Yani bu artık benim iÅŸim. Ne kadar süreceÄŸini bilmiyorum. Bir sonraki oyunumun da iyi bir ÅŸekilde satılacağını umarak çalışmaya devam etmem gerekiyor. Kesin bir ÅŸey mi, hayır kesin bir ÅŸey deÄŸil. Her gün kaygı yaşıyorum. Ama en azından artık biraz param var ve ilk geliÅŸme kilom oldu… hayatımda ilk kez 52 kiloyu aÅŸtım, ÅŸimdi 60 kiloya ulaÅŸtım.
Üçüncü dünyadan olduğum için en başından beri berbat olduğumu fark ettim. Ve bu yapabileceğimin en iyisi. Belki de bu dünya için fazla işe yaramazım. Belki ben çok aptalım. Yasa dışı hiçbir şey yapmayarak, ancak doğru seçimleri yapmayarak ve sıkı çalışmam için sıfır fırsatla çok çalışarak hayatımı mahvetmem şaşırtıcı çünkü modern dünyaya giden bir yol haritam yok.
Şu ana kadarki hikayem bu kadar. Umarım bu hikaye oradaki bazı insanlarda yankı bulur.
Etiketler:
