Lise hikayem

Bir dağa kurulmuş olan ve cinli yer olarak geçen bir lisede okuyordum. Bundan 100 yıl önce o lisenin olduğu yerde bir köy varmış ve o köyde bir katliam olmuş tarzı saçma ve götten uydurulmuş bir hikayeye benzeyen bir hikayesi vardı. Bazıları ise lisenin bahçesinde yatır olduğunu söylüyordu. Eh tabi bunlar ergenlik çağına yeni girmiş çocukları korkutmak için söylenen şeyler sanıyordum Ta ki size anlatacağım şeyler yaşanmadan önceye kadar. Liseye daha yeni başlamış bir öğrenciydim, garip bir kaç alışkanlığım vardı. Bunlardan biri kızlar tuvaletinde mastürbasyon yapmaktı, biliyorum kulağa garip geliyor ama okul çıkış ve çoğu kişi okuldan ayrıldıktan sonra hemen kızlar tuvaletine giriyorum ve mastürbasyon yapıp çıkıyorum. Bu ortaokuldan beri yaptığım bir şeydi, artık benim için bir rutin haline gelmişti bile. Her zaman ki gibi son zil çalmış, çoğu kişi evine gittiği sırada bulunduğum kattaki herkesin evlerine dağılmasını bekledim ve kızlar tuvaletine doğru ilerledim. Etrafıma detaylıca baktıktan sonra tuvalete girdim ve işimi halletmek için kemerimi çözdüğüm sırada içeri bir kaç tane kız grubu girdi. Tuvalete yayılan kokuyla sigara içmeye başladıklarını fark ettiğim sırada kızlardan biri benim kabinde olduğumu fark etti. Dışardan bana seslendiler ama yanıt vermedim, daha sonra beni hiç umursamadılar ve sigaralarını içmeye devam ettiler. Onların gitmesini beklediğim sırada garip bir uğultu oldu, bu uğultu sanki bir rüzgarın camdan çıktığı ses gibiydi. Kızların sesleri aniden kesildi ve onların gittiğini sandığımdan kabinden ayrıldım. Yarın okula geldiğimde herkes paniğe kapılmıştı. 3 tane kız okulun farklı yerlerinde cesetleri parçalanmış bir şekilde bulunmuştu. Bu anlattığım olay baya eskiden olduğundan dolayı okulun içinde güvenlik kamerası yoktu. O hafta okul tatil edilmişti… Ama bu olayların sadece başıydı
Bu olaylardan 1 yıl sonrası, okulun etrafında polisler devriye geziyordu ama 1 yıl sonra devriyelerin sayısı azalmıştı. Geçen yıla göre gelen öğrenci sayısı artmıştı. Geçen yıl çoğu zaman sınıfta 5 ila 10 kişi arasındaydık, sayımızın az olması ve böyle bir olayın gerçekleşmesi yüzünden birbirimize olan bağımız güçlenmişti. Bu 10 kişi arasından benim en yakın arkadaşım olan Bay X gerçek ismini söylemek istemediğimden dolayı ona bu ismi taktım. Garip bir huyu vardı. Okul çıkışı kalemimi okulda unuttuğum için sınıfa döndüğüğm sırada Bay X'in sınıfımızdaki tek kızın oturduğu sırayı yalarken buldum kendisini. Benim olduğumu görünce hiç umursamadan yalamaya devam etti ve işini bitirdiği sırada yanıma gelip sakince naber ya gibi bir şey demişti. Onunla olan bir kaç konuşmadan sonra benim gibi birisi olduğunu fark ettim. Benim gibi kendi rutinin kölesi olmuş biriydi. Böylecee Bay X'le yakın arkadaş oldum
Bay X'le önce sınıftaki kızların oturduğu sıraları yalıyor daha sonra ise nöbetleşerek kızlar tuvaletinde mastürbasyon yapıyorduk. Gene diğer günlerle aynı olan bir günde okuldakilerin çoğunun evine gitmesini bekledik, önce kızların oturduğu sıralara yaladık sonra kızlar tuvaletine gittik. Nöbet sırası bendeydi ve Bay X tuvaletteki işine başladığı sırada tuvalete doğru gelen bir kızı gördüm. Hemen gizli ıslığı çaldım ve erkekler tuvaletine girdim. Bay X'in yakalanmaması için bildiğim tüm duaları sırayla okumaya başlamıştım ki kız girdiği gibi çıkması bir oldu, kızın gittiğinden emin olduktan sonra Bay X'e baktım, o işe kızın gitmesiyle kaldığı yerden devam ediyordu. Daha sonraları ise bu kız her gün kızlar tuvaletine geliyor ve gidiyordu. Bundan rahatsız olmakla beraber yakalanabilcek olmanın verdiği heyecanla başka bir tuvalete geçmiyorduk. Bay X o kızla konuşmak istediğini söylemişti ki ben de o kızla tanışmak istiyordum lakin onu okulda bir türlü bulamıyorduk yalnızda tuvalet rutinimiz sırasında ortaya çıkıyordu. Bay X'le beraber kızla nasıl konuşabileceğimize dair konuştuğumuz sırada sınıfın genel olarak okulun en yakışıklı çocuğu yanımıza geldi. Çocuğun diğer kızlardan daha çok güzel bir yüzü vardı. Ona Adolf diyeceğim çünki alman kökenli birisi. Bizle tanıştı ve oldukça iyi bir sohbeti olduğundan onunla hemen kaynaştık. Bize ilk önce çizdiği resimleri gösterdi oldukça iyi çizim yeteneğine sahipti ki bu çizimler genellikle okulda gördüğü kızların sapıkça pozisyonlara girmiş çıplak bedenlerini çiziyordu.

Adolfta bizim gibi bir sapık olduğunu öğrenince o da artık küçük grubumuzun bir parçasıydı lakin adolf sıra yalama ve tuvalette mastürbasyon gibi şeylere hiç katılmamıştı, okuldan olabildiğince erken çıkan tiplerdendi. Bay Xle beraber gene kızlar tuvaletinde mastürbasyon sırasındaydık. Bu seferde ilk nöbet bendeydi ve Adolf'un verdiği defteri incelemekten kendimi alıkoyamıyordum. Çizim yetenkleri olağanüstüydü, ve çizdiği şeyler beni kolayca erekte ediyordu. Deftere o kadar dalmıştım ki hemen yanı başımda biten kızı fark etmemiştim bile. Kız defteri elimden alıp çizimlere bakıp "Bunu yanlış yerde ve yanlış zamanda okumuyor musun?" dedi, ben ise kızın güzelliğinden kekeleyerek "Geri ver" diyebilmiş ve kızın daha önce gördüğümüz kızla aynı olduğunu fark etmiştim. İlk kez bu kadar yakından gördüğümden Adolf'a ne kadar benzediğini fark ettim. "Bunlar senin çizimlerin mi" dedi kız, ben ise bir arkadaşımın deyip geçiştirip kızdan deftere almaya çalıştım ama nafile kız benden daha çevik ve güçlüydü. Boyu 175 vardı ben ise 170 ve 50 kilo olan sıska bir çocuktum. Bunun üzerine kız benle epey dalga geçti benim ise kızın defteri vermesi için yalvaracak konuma geldiğim sırada kızlar tuvaletinden Bay X çıktı, kıza o kadar odaklanmıştım ki Bay X'i tamamen unutmuştum. Kıza bize olan bir bakışı vardı bunu yazıya dökebilecek bir türkçe seviyesine sahip değilim ne yazık ki. Sadece o an çok utanmış ve kız yüzüme doğru deftere fırlatıp gittiğini hatırlıyorum. O andan sonra Bay Xle beraber günlük rutinimi yapmıyordum, erkenden eve gidip tüm gün yatmak istiyordum. Bay X günlük rutinini umursamascasına devam ediyor hatta kızın mudüre söylediğini düşünüp daha çok gaza geliyordu. Her gün başka bir tuvalete gidiyordu ve bana yakalnırsa ne tür bahaneler hazıladığını anlatıp duruyordu. Adolf ise klasik adolf tüm kızların gözü onda olsa bile o umursamadan çizim yapıyordu arada bir ise bizimle konuşup eğleniyordu.
Günlerden bir gün sınıftan bir çocuk hep beraber cinli bir eve gidelim tarzı bir şey istedi, Adolf, Bay X ve ben bunu kabul ettik ve dağın ortasında tek başına duran eve girdik, gecenin körü olmasıyla beraber hava oldukça soğuktu. İçeride elimizde kuranla beraber dolaşıyorduk ve benim çok fazla su içmemden dolayı çişim gelmişti, dışarı çıkıp çalılığa doğru işediğim sırada arkamdan o kızın sesini duymuştum. Sanırım "Sapık" diyordu ve hemen arkama baktığım sırada kız yoktu. Yorgunluktan hayal gördüğümü düşündüm ve çocukların yanına döndüm. O günde yaşanan tek olay oydu, ha bir de Bay X'in ayağına çivi girdi. Lise'nin 3.yılında sınıflarımız değişmişti, ben hiç kimseyi tanımadığım bir sınıfa girmiştim. Bay X ile Adolf aynı sınıftaydılar. Yeni sınıfımda hep bullylenmekle beraber sonunda bir arkadaş edinmeye başarmıştım. Sol gözü olmayan ve okulun 1.si olan Deccal, ona böyle sesleniyorum çünkü kendisi kafayı deccalle bozmuş birisiydi. Cinlerle konuşabildiğini idda ediyor hatta telapatik güçleri olduğunu söyleyip kasık büküyordu. O da en az benim kadar bullylendiğinden onunla hemen iyi anlaştık. Deccal oldukça garip bir çocuktu ama aynı zamanda çok zekiydi. Delilikle dahilik arasında duran ince bir çizgide duruyordu. Deccal boş vakitlerinde bundan 2 yıl önce olan 3 kızın ölümünü araştırarak geçiriyordu. Bir gün onlara ne olacağını bulacağım deyip duruyordu. Ben de dalgasına "Cinler yapmış olmasın" dedim, Deccal ise ciddi bir şekilde "Onlar yapmadı, çünkü sordum." dedi, bunun üzerine neden kimin yaptığınıda sormuyorsun dediğimd, Cinlerin o kişiyi ele vermek istemediklerini çünkü o kişinin en az şeytan kadar kötü biri olduğunu söyledi

Bay X'in ısrarları üzerine son bir kez rutinimize dönme kararı aldık. İlk nöbet yine bendeyken o kız tekrar ortaya çıkmıştı hemen acil durum ıslığını çaldım ve bu sefer kızdan saklanmak yerine cool bir şekilde tuvaletin önünde ayağmı duvara yaslayıp bekliyordum. Kız beni görünce yüzünde bir gülümseme oluşmuştu, işte o andan sonra her gün orada o kızla buluşmaya başladım, birbirimizi tanıdık ve kıza aşık olmaya başladım. Kız o kadar güzel ve o kadar çok Adolfa benziyordu ki en son kendimi tutamayıp adolfla bir bağlantısı olup olmadığını sordum o da yüzü kızarmış bir şekilde Adolfla ikiz olduğunu söylemişti. Daha sonraları o kızla daha çok yakınlaşmış ve ona açılmakla açılmamak arasında arada kalmakla beraber bu konuyu ilk önce adolfla konuşma kararı almıştım. Adolftan hiç beklemediğim tepkiyle hemen açılmam gerektiğini şuana kadar boşuna beklediğimi söyledi. Bay X ise bundan 2 yıl önce verdiği sözü hatırlatarak "Galiba aramızda ilk sen sevgili yapıcaksın sana dürüm borcum olacak şimdi hay allah" demişti, o anlar güzel günlerdi ki ta ki gerçekler ortaya çıkana kadar. Kıza açıldım ve onunla sevgili oldum. İlk buluşmam bir dürümceydi hatta her neyse asıl kısma dönersek Deccal'e o kızlar öldürülmeden önce onların tuvallettinde olduğumu söylemiştim, bunun üzerine bir kaç değişik sorudan sonra Deccal katilin o kızlardan biri olduğunu söyledi. Bundan nasıl bu kadar emin olduğunu anlayamamıştım. Mezun olmamıza son 1 ay kala her şey değişmeye başladı. Sevgilimle sadece öpüşebiliyordum asla kendisini elletmiyordu ama gene de bununla yetinmesi biliyordum, çoğu zaman kızlar tuvaletinde öpüşmek istiyordu bu ona da değişik bir haz veriyordu galiba. Okul çıkışı kızlar tuvaletine gelmiştik, hızlıca öpüşmeye başladıktan sonra bana bir şey göstermek istediğini söyledi.

Tuvaletteki kabine açtığında karşımda felaket derece hırpalanmış ve elleri, kolları, ağzı bağlı olan Bay X karşımdaydı. ilk başta gördüğümü anlayamamıştım ama daha sonra karnıma doğru sokulan küçük çakıyla kendime gelmiştim. Şok ve adrelenden dolayı karnımdaki yarayı önemsemeden hemen tuvaletten kaçmak için atıldım ama kapı kilitliydi işte o an her şey ortaya çıkmıştı, karşımda duran bir kız değildi, benden kat ve kat güçlüydü. Karşımdaki adolfun ta kendisiydi. Eline aldığı küçük çakıyla üzerime doğru koşarken kapı açıldı ve Deccal beni kendisine doğru çekerek saldıran kurtardı. Daha sonra ise Deccal elindeki süpürgeyle Adolfa bakarak "Bunları neden yapıyorsun" dedi, Adolf ise "Bilmem sadece rutinimi gerçekleştiriyorum, her gün okul çıkışı kız gibi giyinip kızlar tuvaletinde diğer kızlarla konuşmayı seviyorum ama bir gün bir kabinde başka biri vardı ve ben de neden bu sefer değişik bir şey yapmayıp kızları öldürmüyorum dedim.." demişti, bunlar kulağa saçma gelsede bu yaşnanlar gerçekti. Bunca zaman sevgilim, arkadaşım ve katil aynı kişiydi. Daha sonra Deccal ile Adolfun arasındaki amansız mücadele başladı ve nasıl bittiğini hatırlamamakla beraber o anları tekrar düşünmek bile benden bir şeyler koparıyor. Kan kaybından bayılmıştım. Tüm bildiklerimi polise anlattığımda ise her şeyin bir yalan olduğunu anladım. 1.derecen bir sizofren hastası olduğum teshisi konuldu ve o 3 kızı öldürenin aslında benim olduğu ortaya çıktı. Sizofrenlikle beraber çoklu kişiliğide sahip birisiymişim. Uzun bir süre hapishanede yattıktan sonra covid 19 salgını gerekçesiyle beni serbest şehir dışına çıkmamakla beraber serbest bıraktılar. Ne kadar komik değil mi, benim gibi bir katil şuan burada özgür ve her an ne yapabileciğimi bilemeden dolaşıyorum.

Etiketler:

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4916 Toplam Flood
5822 Toplam Yorum
3580 Toplam Üye
59 Son 24 Saatte Flood

Kod e‑postana gönderildi. (24 saat geçerli)