Erdoğancılığa adanmış bir hayat

yedi yaşında ilkokula başladım. öğretmenimiz gerçek bir erdoğancıydı. erdoğancı eğitim sistemi tarafından yetiştirilmiş son derece ilerici ve aydınlık bir öğretmen. ilkokul kitaplarımızın kapağında erdoğan'ın resimleri vardı. matematik kitabında bile.
sınıfımızın da her tarafında erdoğan'ın resimleri ve muhakkak bir erdoğan köşesi vardı. erdoğan'ın hayatını anlatan bir de dersimiz. erdoğan'ın çocukken amcasının tarlasında karga kovalamasına kadar öğrettiler bize. sabahları okula gelince ilk iş sıraya dizilip, erdoğan'ın yolundan yürüyeceğimize dair and içtik. en çok bağıran, öğretmenlerin gözdesi olurdu. tabi bunu okulun bahçesindeki erdoğan heykelinin hemen yanında yapıyorduk. ne mutlu bize ki kafamızı çevirip de erdoğan'a dair iz görmediğimiz tek bir santimetrekare yoktu. her baktığımız yerde onu görmemiz sağlanıyordu hür ve bağımsız erdoğancı öğretmenlerimiz tarafından.
erdoğan'a olan sevgimiz ilkokuldan itibaren katlanarak artıyordu. milli bayramlarda en güzel erdoğan şiirlerini ezberledik. erdoğan'ın vesayetçileri nasıl kovduğunu, vesayetçilerin nasıl vatan hainleri olduğunu anlatan şiirler, şarkılar. erdoğan'ın çocuk sevgisi, ağaç sevgisi, spor sevgisi, at sevgisi, halter sevgisi, rakı sevgisi, (pardon rakı sevgisi yok karıştırdım.) içimiz erdoğan'la dolup taşıyordu. okulumuzun adı da tabiiki "recep tayyip erdoğan ilkokulu"ydu.
ilkokul bitince recep tayyip erdoÄŸan ortaokulu'na baÅŸladım. ama bunu "tayyip mahallesi"ndeki aynı isimli okulla karıştırmayın, bu "recep mahallesi"ndeki "recep tayyip erdoÄŸan ortaokulu". ortaokulda erdoÄŸancılık ve erdoÄŸan'ın ilke ve inkilapları dersimiz vardı. yine kitapların ilk sayfalarında erdoÄŸan resimleri, içerikte hoÅŸgörüsü, ileri görüşlülüğü. (mesela biliyor musunuz salgın sürecinde çin'den gelen saÄŸlık malzemelerinin parasını erdoÄŸan ta o zaman ödemiÅŸ.) baÅŸka kim olacak ki, baÅŸka türk kahramını mı vardı? buradaki öğretmenlerimiz de hep erdoÄŸancıydı. sokağımız da kusursuz dizayn edilmiÅŸti. her yüz metrede ya bir erdoÄŸan heykeli, ya da bir erdoÄŸan büstü vardı. yani bir erdoÄŸan heykeli gözden kaybolmadan diÄŸer erdoÄŸan heykelinin menziline giriyorduk, böylece hiç erdoÄŸansız kalmıyorduk. gözü hep üstümüzdeydi, bizi sürekli izliyordu. ÅŸiirler, ÅŸarkılar erdoÄŸan çocuk korosu, erdoÄŸan satranç takımı , erdoÄŸan düşünce klübü… erdoÄŸancılık basamaklarını hızla tırmanıyordum.10. yıl dombrasıyla da ortaokulda tanıştım. hani biz erdoÄŸancıların yerli yersiz her yerde söylediÄŸimiz marÅŸ. otoyollarla ördük ana yurdu dört baÅŸtan…
orta okul bitince recep tayyip erdoğan lise'sine başladım. maalesef "recep tayyip erdoğan anadolu lisesi"ne puanım yetmemişti. ben kendimi gerçek bir erdoğancı oldum sanarken aslında erdoğancılığın daha yeni başladığını farkettim. "erdoğan'ın gençliğe hitabesi"ni ezberledik, bizim yerimize yazılmış "gençliğin erdoğan'a cevabı" bile vardı lisede. düşünsenize bizim vereceğimiz cevabı bile düşünüp ezberletmişlerdi bize. bizim vereceğimiz cevabı tabiiki bizden daha iyi biliyorlardı. erdoğan'ın yaptığı sınır ötesi operasyonları, ülke içindeki erdoğan rejimi muhalifleri ile haklı mücadelesini okuduk, sonunda hepsini perişan ettiğini keyifle öğrendik. hepsi özgürlük isteyen vatan hainleri imiş meğer.
milli bayramlarda üzerinde erdoğan'ın "asker kepi takmış resmi"nin olduğu bayraklarımızla şehir meydanındaki en büyük erdoğan heykelinin önüne gidip, erdoğan'ı öven konuşmaları dinleyip her gün biraz daha erdoğancı olduk. her yaş grubu için bir erdoğan resmi bayramı vardı, bütün detayları düşünmüştü bizi erdoğancı olarak yetiştirmek isteyen cumhurbaşkanımız. ince ince planlamış ve uygulamıştı. erdoğan vatan demekti, millet demekti, özgürlük demekti, erdoğan'ı sevmemek vatana ihaneti. hatta "erdoğan sıradan birisidir" diyen bir çocuğu diğer erdoğancı arkadaşlarla birlikte bir güzel dövmüştük. yobaz köpek. kimbilir evde anası babası erdoğan karşıtı ne zehirli fikirlerle büyütmüştü örümcek beyinliyi.
lise bitince recep tayyip erdoğan üniversitesi'ni kazandım. devlet, henüz yeterince erdoğancı olmadığımıza kanaat getirmiş olacak ki, burada da erdoğancılık dersi koymuştu. artık zaman zaman kusma hissi gelse de, ağzıma geleni yutup devam ediyordum. burada erdoğancı olmayan pek çok vatan haini ile tanıştım. adamlar resmen erdoğancılık dışında da fikirler olabileceğini savunuyorlardı. neymiş ülkede bir milyona yakın erdoğan heykeli olması garip değil miymiş? gerizekalılara bakar mısınız, bir milyon erdoğan heykeline garip diyor. sanki dünyadaki diğer devletlerin sistemlerinin kurucu liderlerinin birer milyon tane heykeli yok kendi ülkelerinde. cahiller işte.
işte şimdi, ekşi sözlükteyim. erdoğancı arkadaşlarla birlikte erdoğan düşmanlarını linç ediyoruz. insan nasıl erdoğan'ın ülkesinde yaşayıp erdoğancı olmaz kafam almıyor. 2020 yılında erdoğan'ı sorguluyorlar, inanabiliyor musunuz? erdoğan'ı sorgulamak. söylerken bile tüylerim diken diken oluyor. resmen beyinleri yıkanmış heriflerin.

Etiketler:

Yorum Yaz

9131 Toplam Flood
12276 Toplam Yorum
7890 Toplam Üye
48 Son 24 Saatte Flood

Kod e‑postana gönderildi. (24 saat geçerli)