Eskiden komşuluk ilişkileri vardı. İnsanlar beraber yer içerdi. Bizim apartmanda da bir zamanlar öyledi. Herşey bir yaz günü değişti. Zümrüt teyze kırklı yaşlarda ateşli bir milfti. Kocası tırcı olduğundan sık sık şehir dışına çıkardı. Bacakları 5 dakika yürüsün hemen ağırırdı. Bu yüzden sabah ona ekmek almaya ben giderdim. Sadece ona değil, apartmanın yarısının ekmeğini ben alırdım. Sonra mardin eşşeği gibi ekmekleri sırtlanır kapıcı veysel misali dağıtırdım.
Bu zümrüt teyzede yine bir sabah benden ekmek almamı istemişti. Kocası yine işteydi. Yanlız bu sefer ekmekleri kapının önüne bırakmamı tembih etmişti. Sanki kuryelik hizmeti veriyoruz amk. Neyse ekmeği aldım geldim kapının önüne. Baktım anahtar direkt kapıda unuttu heralde diyip hem anahtarı hemde ekmeği vermek için eve girdim.
İçeri girip mutfağa ekmekleri koyduktan sonra bazı sesler duymaya başladım. Sanki biri ağlıyordu. Zümrüt teyzenin odasına doğru ilerlerken sesler arttı. Kapıyı açtım.
Ne göreyim… Bayburtlu bakkal naim amca zümrüt teyzeti kucağında zıplatıyor! Lan kadın senin hani bacağın ağrıyordu o nasıl pozisyon amk. Bıraksan ayağını götüne sokup dans edecek pezevenk. Çıkardım telefonu kaydetmeye başladım ama naim amcada sanki bayburt devesi sikiyor amk. Kendimi tutamadım ve odaya daldım. Bunlar beni görünce toparlandılar ve naim amca hemen elime 500 lira para tutuşturdu. Bu sırada siki hala esas duruştaydı. Naim amca ürkek bir ses ile beni uyardı. “Eğer biri bunu duyarsa kafanı kırarım!” Gülümsedim ve telefon kaydını gösterdim. Bu sırada zümrüt teyze hala kıpkırmızıydı tıpkı bir obez dometes gibi. “Ne istiyorsun lan piç!” naim amca tehtitkar bir tavırla sordu. O an düşündüm. Ne istediğimi biliyordum. “Bende sikişmek istiyorum. ” ikiside şok oldu. Aekamı dönüp kapıyı açtım. “Sen dışarı çık!” naim amca kapıya yönelince onu durdurdum”sen nerye naim?” bana baktı. Sinirli bir tavırla cevap verdi.”çık dedin ya!”
Bir saniyeliğine durdum. Bu kokuşmuş düzeninin görünmez dayatmalarının içimde yarattığı duyguladan nefret ediyordum. Kendimden nefret ediyordum. Derin nefes aldım. Benliğimi bulmak için kendime en uzak yere yani özüme baktım. İronik. O anda karar verdim. Bir çocuğun parkta sallanmaktan aldığı zevk, emekli albay süleyman abinin bozuk süt sakan bakkala küfrederken ki siniri ve türk gençiliğinin yorgun sesi… Benliğimi bulmuştum. Gözlerimi açtım ve Naim amcaya baktım. Hayatımda ilk defa kalbimden konuşuyordum. Ve belkide milyonların kalbindeki o cümleyi haykırdım:
“Onu değil, seni sikmek istiyorum Naim amca!”
Son