Okulun bahçesindeki ağacın altında kardeşimle birlikte öğle yemeğimizi yiyorduk. havadan sudan muhabbet ederken “uçak geliyooo” yapmaya kalkıştı. tam ağzımı açacakken birden bire sınıf arkadaşım Asya beliriverdi. “Ne tesadüf” diye girdi konuşmaya elindeki öğle yemeğiyle birlikte. sonra geldi kardeşimle aramıza oturdu amkdum kızı. ben düşünüyodum acaba bu sefer neyin peşinde, ne yapacak diye ama sonra kardeşimle kavga etmeye başladılar. kardeşim diyo “abimle geçirdiğim güzel zamanı niye bozuyorsun” asya diyor “yani yemeğimi yiyemez miyim, uzakta bi köşede tek başıma ağlayarak mı yemeliyim” sonra tabi kardeşim bi geri çekiliyor. ben onları izlerken sakin olmalarını söyledim ve kız “buraya oturma iznimi şimdi aldım sanırım hehe” dedi ve bana döndü. diyo “yemeğimize başlamadan önce senden bir şey isteyeceğim”. aha geldi gene tipini sevdiğimin ilginç istekleri. geliyor yani en azından. ben de merak ettim dedim “ne istiyon” diye. bir anda demez mi “sevgilim olur musun” diye. ben mal gibi kaldım kız kardeşim de elindeki yemeği düşürdü şaşkınlıktan amk. sonra yeniden “sevgilim olur musun” diye sordu. dedim anladım anladım da, yani niye soruyon bacım. sordum işte, diyo bana “niye sevgilin olmak istediğimi mi soruyon” hee evet evet onu soruyom. sonra dedi işte “çünkü seni seviyorum” diye bi anda ben şok kardeşim yan tarafta şalteri atmış gibi o da şok ama daha şiddetli, bir anda bağırmaya başladı. ben durdurmaya çalışsam da nafile. sonra asyayla konuşmaya başladık kız kardeşim arkada bağırmaya devam ederken. bana soruyo “külotumun rengini mi merak ediyon” diye. hayır dememe rağmen yine de “merak ediyorsan eğer, beyaz.” diyo. ne yapsam yeridir amk buna. diyorum HAYIR HAYIR HAYIR ama sonra ben de elimdeki yemeği yere düşürüyom kazara. 3 saniye içinde alıyorum diyorum “hah 3 saniye kuralı” diye. sonra soruyo 3 saniye kuralı ne diye. dedim yemeği yerden 3 saniyede alma kuralı, pislenmesin diye. o da dedi ki “hmm benim bildiğim 3 saniye kuralı farklıydı.” ben de merak ettim acaba farklı bi şehirden mi geliyor arkadaş, ya da insan değil mi acaba diye sordum “senin 3 saniye kuralın ne?” diye. bana elimi uzatmamı söyledi. uzattım işte elimi sonra bi anda göğsüne yapıştırdı elimi. “bir” “iki” “üç” saydı öyle üç saniye boyunca. elimi geri çektim “NAPIYON AQ” diyip manyak aq. kardeşim bağırmayı kesmişti ama şimdi tip tip bakıyordu ona. sonra pis pis soruyo “nasıldı ehehe” diye. ben de yapıştırdım cevabı “yumuşacıktı” sonra dedim ne diyom amk ve kardeşim gene bağırmaya başladı durumu kaldıramayıp. asya herhalde bağırmasından bıktı ve kardeşimin elini de alıp kendi göğsüne dayadı 3 saniye. zavallıcak dayanamadı herhalde, bayıldı. daha sonra asya “şaka yapıyordum aslında” dedi. tahmin etmiştim böyle olduğunu. ama her seferinde daha da ileri götürüyorsun bu şakalarını amk. neymiş efendim tepkilerimizi merak ediyormuş. bu sefer daha tatlı bi tepki vermişim dediğine göre ama. sevinmeli miyim bilmiyorum. her neyse. kardeşim de yere düşen yemeğini düşünüp “acıktım” dedi sonrasında. ah aga ah